FATIH İLE AYNI AĞAÇTAN ZEYTİN YEMEK….
Zeytin ağacının Nuh tufanına kadar dayanan eski bir tarihi vardır. Tek bir dalıyla bile barış ve huzuru simgeler. Meyvesi ile sofralarımıza konuk olurken, yaprağı kozmetik sanayi ve çay sektöründe yerini almaktadır. Yağı ise “altın suyu” olarak nitelendirilerek pek çok evin baş misafiri konumundadır. Meyvesinden yaprağına, bütünü ile çok faydalı olan bu ağacın insan sağlığına olduğu kadar doğaya olan faydaları da azımsanmayacak kadar büyüktür. Bir ağaçtan çok daha fazlasıdır aslında.
Ortalama 1000 yıl yaşayan zeytin ağaçları, tarihin en büyük şahididir aynı zamanda. Keşke dilleri olsa da anlatsalar görüp yaşadıklarını insanlara. Yaşama ve hayata meydan okurcasına… Ölümsüzmüşçesine…Düşünsenize ;belki de zamanında Fatih Sultan Mehmet ‘in, İstanbul’ u fethe giderken, gölgesinde dinlediği, meyvesini yediği ağaçtan, şuan siz nasipleniyorsunuz. Düşüncesi bile güzel değil mi? O zaman sözü Nazım Hikmet ‘e bırakalım:
”…Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,
Yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin,
Hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,
Ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,
Yaşamak yanı ağır bastığından.”
AYNI AĞAÇTAN ZEYTİN YEMEK
25
Tem